USD35,85
EURO37,24
GBP44,54
BIST10.004,38
GR. ALTIN3.226,40
İstanbul
Ankara
İzmir
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Aksaray
Amasya
Antalya
Ardahan
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bartın
Batman
Bayburt
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Düzce
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkâri
Hatay
Iğdır
Isparta
Kahramanmaraş
Karabük
Karaman
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırıkkale
Kırklareli
Kırşehir
Kilis
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Mardin
Mersin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Osmaniye
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Şırnak
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yalova
Yozgat
Zonguldak
featured

Bitki çaylarında ‘2 bardak kuralına’ dikkat: Zehirlenebilirsiniz

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Kış aylarının gelmesiyle birlikte soğuk algınlığı, nezle ve grip gibi hastalıklar sıklıkla artarken, ıhlamur, ada çayı, rezene, yeşil çay, biberiye, zencefil, zerdeçal ve tarçın tüketimi de artıyor.

Necmettin Erbakan Üniversitesi (NEÜ) Tıbbi Farmakoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Durmuş Ali Aslanlar, bitki çayı ve ilaçlarını birlikte tüketilmesi halinde ilacın etkisinin azaldığını belirtti. DHA’nın haberine göre Aslanlar şu uyarıları yaptı:

GEREKTİĞİNİ KADAR DEMLEYİN: Geleneksel olarak vatandaşlarımız bitkisel çayları özellikle hastalıklardan korunmak amacıyla kullanılmakta. Bu çaylara en çok kış aylarında rağbet gösteriliyor. Örneğin; ıhlamur, ada çayı, nane, kekik ve melisa çayları gibi çeşit bulunuyor. Bu çaylar demlenerek veya kaynatılarak kullanılabiliyor. Hangi çayın demlenerek, hangi çayın kaynatılarak kullanıldığı çok önemli. Çünkü bir çay demlenmesi gerekirken kaynatırsanız etkileri azalabilir. Buna dikkat etmek gerekiyor.

NASIL KULLANILMALI? Bitkisel çayları genelde yemeklerden birkaç saat önce ve birkaç saat sonra kullanmalıyız. Mide rahatsızlığımız varsa, sindirim sistemi problemimiz varsa, yemeklerden hemen sonra kullanabiliriz. Bu bitkisel çayları uyku için kullanıyorsak yatmadan birkaç saat önce de bu bitkisel çayları kullanabiliriz. Bir günde iki fincandan fazla bitkisel çay kullanılmamalı. Belki 3’üncü fincan, ama 3’üncü fincandan sonra kesinlikle kullanılmamalı.

DOĞRU KURUTULMAZSA ZEHİRLER: Bitkisel çayların temin edildiği yerlerde hijyen koşullarına çok dikkat etmeliyiz. Burada paketli, uygun koşullarda saklanan ürünleri tercih etmeliyiz. Bir de doğru bitki çayına ulaşmamız gerekiyor. Uygun koşullarda saklanmadığında bu bitkisel ürünler, çaylar, karaciğerde toksik etkileri oluşabiliyor. Bitki çaylarının kurutulması çok önemli. Uygun koşullarda kurutulmadığında, nemli ortamlarda üst üste havalandırılmadan küfler oluşabiliyor. Bu küfler de aflatoksin adında bir zehir oluşturuyor. Bu zehrin karaciğere toksik zararlı durumları var. Aflatoksin aynı zamanda doğrudan kanserojen bir madde.

İLAÇ KULLANANLAR DİKKAT: Kronik hastalığı olanlarda, ilaç kullanan vatandaşlarımız için bitkisel çay kullanmak masum bir şey değil. Çünkü bitkisel çaylar, ilaçlarla etkileşebiliyor. Bitkisel çaylar, bu ilaçlarla etkileştiği için ilacın etkisini azaltabiliyor. Tedavinin etkinliğini azaltabiliyor veya ilacın yan etkisini arttırabiliyor. Bu da değişik problemlere, insan sağlığında zararlı durumlara yol açabiliyor. Mesela ada çayıyla beraber demir preparatları alındığında, kansızlıkta kullanılan demir preparatlarının emilimi azalıyor. Yeşil çay tansiyon için kullanıldığında tansiyonumuz düşmeyebiliyor ve daha da yükselebiliyor. Birçok bitkinin kullanımı; papatya ve ekinezya alerjik reaksiyonlar oluşturabiliyor. Ekinezya dediğimiz bitkinin çayı, soğuk algınlığında sıkça kullanılıyor. Bu tür bitki ilaçlarını kullanırken veya bitkisel çayları kullanırken hekimlerine danışmaları gerekiyor.

(DEMİRÖREN HABER AJANSI)

Bitki çaylarında ‘2 bardak kuralına’ dikkat: Zehirlenebilirsiniz

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Popüler Kültürün Nabzını Tutan Magazin ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!